21.04.2022 09:37:46

Şair Bülent Parlak Anısına

 

Birkaç gün önce çok kıymetli şair Bülent Parlak beyefendinin ani vefat haberi aldım. Yüz yüze tanışma nasibim bu âlemde olmadı. Şairlerin ve yazarların kelimeleriyle tanıştıysanız onların ruhlarıyla da tanışmış olursunuz. Ben ruhunu tanımış okuyucularındandım. Onun ölüm haberi bana ölümü tekrar tekrar hatırlattı. Genç bir yaşta umutları hayalleri olan ve bu yolda gayret sarf eden bir insan. Bir anda dakikadan da kısa bir anda bu âlemden göçüp gidiyor.

“Neden yaşıyoruz be Elif” dedim neyin çabası. Daha fazla yemek yemek, daha iyi evlerde oturmak, konfor alanına yapılan sürekli bir hizmet. Gerçekten bu mu? Bunun için mi tüm gayretin? Belki de birçok insanın hayatımın baharındayım dediği bir yaşta gidiyor insanlar. İnsanoğlu ne yaparsa yapsın neye sahip olursa olsun mutluluk bulamamasının en büyük sebebi de bu belki de. Asla sonu olmayan dipsiz bir kuyuyu doldurma çabası. “Mutluluk gayrettir” diye okumuştum bir yerde. Ne kadar gayret ederse bir insan o kadar mutlu olur. Sahi mutluluk deyip duruyorum da ne mutluluk?

Bizler sürekli Allah’a inandığımızı söylüyoruz. Fakat ne yazık ki ona güvenmiyoruz. Ne acı… İnsan güvenmediğine inanır mı? Bu nasıl bir tezatlık? Ya da güvendiğimizi iddia ediyorsak neden bu kadar dünya derdimiz var?

Kaderin o kadar güzel bir işleyişi var ki şöyle dönüp uzaktan baksak, kendimizi tevekkül denizine sırt üstü bıraksak o işleyişini kusursuzluğunu görebiliriz. Sürekli devamlı canımız her acıdığında ahiretten alacaklı olduğumuzu iddia ediyoruz. Sanıyoruz ki ahiret sadece yargılama yeri. Sanıyoruz ki orası sadece hakların haklıya verileceği yer. Peki, kendimizden emin miyiz? Bizim de verecek hesaplarımız yok mu? Hesap inanın sadece ötede görülmeyecek. Bizler burada da yaşattıklarımızı yaşayacağız. İnanın hakkımızı almamız sadece oraya kalmayacak. Biraz daha derin bakın o zaman anlayacaksınız. Hakkını alma çabasından vazgeçip hak yememeye odaklandıkça zaten hakkın nasıl yerini bulduğunu göreceksiniz. Böylece adım adım insanlarla olan dertlerimiz bitecek ve asıl gerçek olan kendimizle derdimiz başlayacak.

Dilerim kendimizle savaşımızı kazanmadan hikâyemizi bitirmeyiz…

Bu hafta ki yazımı Bülent Parlak’ın çok sevdiğim bir şiiriyle bitireceğim. İnşallah gittiği yerde de hikâyesini en güzel şekilde yazmaya başlamıştır. Rabbim merhametiyle muamele etsin tüm ailesine ve sevenlerine sabırlar diliyorum…

          “Yaşamım kaza süsü verilmiş bir cinayete benziyor

           affedin beni

           doğmuş olduğum için affedin

           aslında dönmezdim gittiğim yoldan

           hüzünlü çıraklara denk gelmeseydim”  

 


Elif SİRKECİ

İzsiz, Esnafa Tebligat Göndermek Hangi Aklın Ürünü?
Pera Kampüs’te Bağımlılıkla Mücadele Farkındalığı
Başalan, Sert Konuştu Kifayetsizliğin ve Çaresizliğin Göstergesi
3. Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Kongresi
Artvin’de İstihdam ve Mesleki Eğitim Kurulu toplandı
MEB teftiş sistemini değerlendirdi
İletişim: CHP'nin hakaret içeren açıklamaları demokrasiye zarar veriyor
Tokat'ın 50 yıllık hayali gerçekleşiyor!
Takvim belli oldu... TBMM’de bütçe maratonu başlıyor!
KKTC'nin yeni Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman oldu
Ordu’da yıldızlı yol konforla buluştu
Kurtlar Vadisi’nden acı kayıp!
Gebze'de filede Galatasaray’a karşı büyük zafer
Nilüfer Belediyespor, EHF Avrupa Kupası’nda tur atladı
CHP Düzce İl Başkanı Özcan Dağıstanlı: Şimdi el ele mücadele zamanı
İçişleri: Kırmızı bültenle aranan 3 suçlu daha ülkemize iade edildi
TOFAŞ, Mersin'e potada boyun eğdi
BİAD Görücüye Çıktı…
Gazi Şehir’de Ortak Akıl Buluşması
Kenç; Zor Günlerin Çözümü İçin “Deva” Gerek
Kararnameyle Yeni Atananlar ve Görevden Alınanalar

YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.