Karaman'ın Koyunu..!

Karaman beyi, Osmanlı padişahı ile kızını evlendirip akraba olmasına rağmen, isyan etmekten de geri durmaz.

Nihayet birgün Padişahın canına tak edip üzerine Yeniçerileri gönderince, Karaman beyi o gece civardaki tüm koyunları dağa toplayıp boynuzlarına meşaleler bağlatır.

Ordu, bu büyük ışık kütlesini asker zannedip duraksamış tabii.

Sabah işin içyüzü anlaşılınca görev tamamlanmış. 

"Karaman'ın koyunu, sonra çıkar oyunu" sözü bu olaydan dolayı söylenir olmuş.  (Farklı rivayetler de var.)

Öteden beri bazı işlere kalkışıp sonunda başarısız olanların bu deyim eşliğinde suçu el aleme atar olduğu da malum:

-Lawrens yok mu o Lawrens!

El aleme neden güvendiysek!

Bir Suriyeli'ye iç karışıklığın nasıl başladığını sormuştum:

Saddam Hüseyin’i, zaafı olan Kuveyt'e girmeye teşvik edip, saldırınca aynı haklı! sebebten halledenler, kalabalık muhalifleri de teşvik edip:

"Bir gecede devirirsiniz." demişler. 

Sonrası malum... 

(Demek kalabalık olmak da yetmiyor)

15 temmuzda da el alem işler oldu, denir.

Sonra bir komşu ülke yöneticisi de yine el alemi suçlayarak istifa etmişti.

Osmanlı İmparatorluğu bakiyelerinde aynı aldanışlar hala devam ediyor.

Zaten kendileri anlatıyor.

Misal, yıllar önce Amerikalı yazar Tom Freidman, Charlie Rose'a TV açık oturumunda, "Afrika'nın tıpasını biz açtık!" sözleriyle olayların ardında olduklarını ima etti.(31.10.2017)

Aldanmamak mümkün mü?:

Örneğimiz Efendimiz sav gayrı müslimlerle ticaret yapmış, medenice kanunlarla birlikte yaşamaya gayret etmişlerdir.

Olmamıştır. Kanaatimce, put gibi savunmada kalınsa yine biri gıdıklar.

Her laf getirene güvenmeyin. İki defa aynı yerden aldanmayın, diye uyarılara rağmen, tekrar tekrar benzer şeyler yaşamak kader mi?

Biz bile birbirimizi ‘gereğince’ sevemezken, bir menfaati olmasa el alem hiç destek verir mi?

Yine de, verilen desteğin nedenini ve sonuçlarını iyi araştıralım, hukuka rızaya uyalım, iyilik sanıp yemi yutmayalım. 

Her şey ortaya çıkınca, Karaman'ın koyunu, açıklaması anlamsız oluyor.  

Mü’minlere yardım niyazıyla, rahmetli S. Mehmet Akdereli şiirini arz ederim.

Şehit defterine yazdır ismimi 

Cenneti alaya gönder ismimi 

Aldığım her nefeste güzel ismini

Tevhit deryası var çağlar kalbimde

Allah'ın aşkı var yanar içimde