Hatay'da Can Güvenliği Yok!

Depremin yıktığı şehir Hatay’da, şimdi de huzurumuz hedefte. Hayatta kalma mücadelesi veren bu şehirde, can güvenliği neredeyse tamamen yok olmuş durumda. Bir yanda yıllardır şehri istila eden hafriyat kamyonları, diğer yanda kontrolsüzce dolaşan, suç makinesi haline gelen şantiye işçileri... Hatay halkı adeta her gün ölümle burun buruna yaşıyor.

Depremin öldürmediği insanları, hızla ve kuralsızca şehir içinde dolaşan hafriyat kamyonları ezdi, biçti. Her gün bir kaza, her gün bir acı... Üç yıldır Hatay halkı bu vahşete göz yummaya zorlandı. Şimdi ise daha da vahim bir tablo var karşımızda: Şantiye işçisi terörü! Özellikle TOKİ şantiyelerinde çalışan bazı işçiler, gece gündüz içip taşkınlık çıkarıyor, vatandaşlara saldırıyor, gençleri bıçaklıyor.

Daha geçen gün Samandağ’da bir gencimiz bıçaklanarak hayatını kaybetti. Dün yine sahilde sarhoş olan bazı işçiler, çevredekilere bıçak çekti ve bazı gençleri bıçakla yaraladılar. Halk isyan etti ama güvenlik güçleri bu insanları koruma altına aldılar. Yoksa halk bu şantiye işçilerini ele geçirseydi linç edeceklerdi. Gece boyunca ilçede büyük gerginlik yaşandı.

Bu kişiler sadece vatandaşa değil, birbirlerine, işverenlere de saldırıyor. Şehirde, sahilde, eğlence yerlerinde, kafelerde dolaşıp en ufak sebeple tartışma çıkarıyorlar. Üstelik çoğu bıçak ve benzeri delici aletlerle dolaşıyor. Artık bu tablo bir güvenlik sorunu değil, resmen şehir içinde organize bir tehdit!

Ben buradan Hatay Valiliği’ni, kaymakamlıkları, emniyet ve jandarma teşkilatlarını göreve çağırıyorum! Bu şahısların sabıka kayıtları incelenmeli, şantiyelere yönelik sıkı denetim yapılmalı, üzerlerinde sık sık arama gerçekleştirilmelidir. Çünkü Hatay halkı, yaşamak istiyor. Bu şehir daha fazla huzursuzluğu hak etmiyor.

Bu mesele görmezden gelinemez. Bu mesele Hatay’ın geleceği meselesidir. Herkes elini taşın altına koymalı. Artık yeter!