Burnundan kıl aldırmayan kendini beğenmiş çok bilmiş kimsenin aklına görüşüne düşüncesine saygı duymak bir yana tahammül edemeyen, yöneticiler.Yüz yıla damgasını vuran ve gelecek yüz yıla Türkiye mizi taşımak adına 14 mayısta ki seçimlere giderken. Bu kitabın içindekileri yüzbinlerce Akparti yöneticisi sizlerin millete insanlara bıkmadan usanmadan yorulmadan anlatmanızı salık veriyorum. Hoş bir çoğunuz en azından beni tanıyanlarinız hadi ordan işine bak dersinizde demeyin. Ders kitabı olarak kabul edin ve seçimlere kadar uygulamalı sahada ilçede kafede lokontada anlatın anlatın ve anlatın. Milletle resim vermekten imtina eden. Ama kendilerini resimlerde karelerde görünerek anlatmaya çalışan. Siyaseti millete hizmet için araç olarak kullanma yerine amaçlarına hizmet eden bir aktivite olarak görenler. Dönemlerinde isteklerine ulaşamadıklarında hırçınlaşıp partilerine zarar veriyor hatta başka partiye bile geçebiliyor lar. Aday adaylıkların adaylıkların belirleneceği bu dönemlerde böyle krizler yaşanır. Yerel siyaset zamanı daha çok yaşanır. Bunları geçmişte hep yaşamışızdır. Ancak bu seçim başka bir seçim. Bu seçim Türkiye mizin gelecek yüz yılını belirleyecek bir seçim. Ben deme zamanı değil. Biz deme vatan deme millet deme zamanı. Dokuz kocalı Hürmüz giller ağzını açmış bekliyor. Recep Tayyip Erdoğan siz bir Türkiye emrini almışlar. Var güçleri ile algıyla yalanla iftira ile milletin aklıyla alay ederek; Cumhur ittifakını yıkmaya çalışıyorlar. Bizim yapmamız gereken Recep Tayyip Erdoğan beyefendi ve Devlet Bahçeli beyefendi gibi samimi içten birlik olup aynı duygularla sahada olup milletin yüreğine dokunmak. Aklınızdan çıkartmayın: dinlemeyi bilmeyen çok bilmişlerin anlattıklarını millet dinlemez. Ne yaparsanız yapın yüreklere dokunun. Samimi olun. Bilgi birikim diksiyon hitabet sanatinizla Recep Tayyip Erdoğan'ı anlatın yeter. Cumhur ittifakını anlatın yeter. Bu duygularla beklentisi vatan millet bayrak ve ezan olan büyüğünüz olarak acizane katkı sunmaktır. Gerisi nasiptir.