İsmet ÜNAL

Tarih: 24.06.2025 09:27

İsrail-İran Savaşı ve Türkiye’nin Jeopolitik Konumu

Facebook Twitter Linked-in

Ortadoğu’da Yeni Dönem: İsrail-İran Savaşı ve Türkiye’nin Jeopolitik Konumu

Ortadoğu, 13 Haziran 2025’te İsrail’in İran’a yönelik başlattığı saldırılarla yeni bir savaşın içine sürüklendi. İsrail’in Tahran’daki nükleer tesisleri ve askeri üst düzey yöneticileri hedef almasıyla başlayan bu çatışma, kısa sürede bölgesel bir krize dönüştü. İran’ın misilleme olarak Tel Aviv, Hayfa ve Kudüs’e yönelik füze saldırıları düzenlemesi, savaşın boyutlarını genişletti. Peki, bu savaş Türkiye açısından ne anlama geliyor? Türkiye’nin jeopolitik konumu, bu çatışmadan nasıl etkilenebilir? Amerika ve Batı dünyası bu savaşa nasıl bakıyor?

Türkiye’nin Jeopolitik Konumu ve Savaşın Etkileri

Türkiye, tarih boyunca Ortadoğu’daki güç dengelerinin merkezinde yer aldı. İsrail-İran savaşı, Türkiye’nin bölgesel stratejisini yeniden gözden geçirmesini gerektiriyor. Türkiye’nin bu savaşta doğrudan taraf olmaması, ancak bölgesel güvenlik açısından kritik bir rol üstlenmesi kaçınılmazdır.

1. Enerji Güvenliği ve Ekonomik Etkiler: İran, Türkiye’nin en büyük enerji tedarikçilerinden biridir. Savaşın uzaması, Türkiye’nin enerji arz güvenliğini doğrudan tehdit edebilir. Petrol fiyatlarının hızla yükselmesi ve küresel piyasaların sarsılması, Türkiye’nin ekonomik dengelerini zorlayacaktır.

2. Askeri ve Stratejik Riskler: İsrail’in İran’a yönelik saldırıları, bölgedeki diğer aktörleri de harekete geçirebilir. Türkiye’nin sınır güvenliği açısından bu savaşın etkileri büyük olacaktır. İran’ın iç istikrarsızlığı, Türkiye’nin doğu sınırında yeni güvenlik tehditleri doğurabilir.

3. Diplomatik Denge ve Türkiye’nin Rolü:

Türkiye, bu savaşta arabulucu rolü üstlenebilir mi? Ankara’nın diplomatik girişimleri, bölgesel barışın sağlanmasında kritik bir faktör olabilir. Ancak Türkiye’nin milli çıkarlarını koruyarak hareket etmesi şarttır. İsrail’in saldırıları, Türkiye’nin bölgesel liderlik iddiasını güçlendirebilir veya zayıflatabilir.

Amerika ve Batı Dünyasının Savaşa Bakışı

ABD Başkanı Donald Trump, İsrail’in kendini savunma hakkını desteklediğini ve İran’ın nükleer programını tamamen sonlandırması gerektiğini belirtti. Batı dünyası, İsrail’in saldırılarını büyük ölçüde desteklerken, İran’ın misillemelerine karşı sert açıklamalar yapıyor. G7 liderleri, savaşın sona erdirilmesi çağrısında bulunsa da, ABD bu bildiriyi imzalamadı. Bu durum, Batı’nın İsrail yanlısı tutumunu açıkça ortaya koyuyor.

Avrupa ülkeleri ise savaşın bölgesel etkilerinden endişe duyuyor. Almanya ve İngiltere, İsrail’e askeri ve istihbarat desteği sağlarken, Fransa diplomatik çözüm arayışında. Türkiye açısından bakıldığında, Batı’nın bu savaşta İsrail’i desteklemesi, Ankara’nın bölgesel politikalarını yeniden şekillendirmesini gerektiriyor.

Türkiye’nin Milli Çıkarları ve Gelecek Senaryoları

Türkiye, bu savaşta tarafsız kalmak yerine, milli çıkarlarını koruyacak stratejik hamleler yapmalıdır. Türkiye’nin bu süreçte dikkat etmesi gereken noktalar şunlardır:

- Enerji Bağımsızlığı: İran’dan gelen enerji akışının kesilmesi ihtimaline karşı Türkiye, alternatif enerji kaynaklarına yönelmelidir.

- Savunma Güçlendirmesi: Türkiye, askeri caydırıcılığını artırarak bölgesel tehditlere karşı hazırlıklı olmalıdır.

- Diplomatik Hamleler: Ankara, savaşın bölgesel etkilerini minimize etmek için diplomatik girişimlerini hızlandırmalıdır.

Türkiye’nin bu savaşta zarar görmemesi için güçlü bir strateji izlemesi şarttır. İsrail-İran savaşı, Türkiye’nin bölgesel liderlik iddiasını güçlendirebilir veya zayıflatabilir. Ancak Türkiye’nin milli çıkarlarını koruyarak hareket etmesi, bu süreçte en kritik faktör olacaktır.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —