Adalet davamızın pusulası insandır, insan onurudur, insanın sahip olduğu tüm haklarıyla hayatını sürdürebilmesidir. Dedin!
Her şey yolunda giderken adaletle davranmak nispeten daha kolay olabilir. Zor olan kriz dönemlerinde aynı davranışı sergileyebilmektir. Dedin!
Ülkemizde uzun dönem kâğıt üzerinde hukuk dönemi yaşanmıştır. Dedin!
İnsanlara elini uzatırsan adilsin, işte onun için ‘Kenar-ı Dicle’de bir kurt aşırsa bir koyunu, gelir de adli ilahi sorar Ömer’den onu’ diyerek, biz ta Somali’deki kardeşlerimize de elimizi uzatalım diyoruz. Dedin!
Adalet mülkün temelidir' diyerek, devleti adalet üzerinde inşa eden ve yaşatan bir medeniyetin temsilcileri olarak, bu mesele bizim önceliklerimiz arasında hep ilk sıralarda yer almıştır. Dedin!
Dinimizin inananlara yüklediği en önemli sorumluluklardan biri adaletle davranmaktır. Dedin!
Geciken adalet adalet değildir. Dedin!
Merhum Abdurrahim Karakoç'un şu dizlerini okudun:
Gene tehir etme üç ay öteye,
Bu dava dedemden kaldı hâkim beg.
Otuz yıl da babam düştü ardına,
Siz sağ olun, o da öldü hâkim beg.
Bir ülkede halk bunalmış ellerini semaya açarak adalet çığlığı atar hale gelmişse oradaki yargı sisteminde bir sorun var demektir. Dedin!
Şimdi biri, bir mikrofon alıp çıksın Edirne nin Malatyanın Trabzonun Manisanın, Hakkarinin Konyanın sokaklarına, meydanlarına ve evlerine;
ve vatandaşa tek soru sorsun!
-Memlekette Adalet var mı?
Eğer yüz kişiden beş kişi var desin! Gelin beni asın Ey Reisim!