Siz gideceksiniz!

CHP Beylikdüzü Kadın Kolları Başkanı Gülüs Ertürk, İstanbul Sözleşmesi için önümüzdeki günlerde hükumet tarafından alınacak kararla ilgili bir manifesto yayınladı

SİYASET 13.08.2020 14:46:47 2105 0
Siz gideceksiniz!
GÜLÜS ERTÜRK; “HAKLARIMIZ KAĞIT ÜZERİNDE KALMASIN”
 
CHP Beylikdüzü Kadın Kolları Başkanı Gülüs Ertürk, İstanbul Sözleşmesi için önümüzdeki günlerde hükumet tarafından alınacak kararla ilgili bir manifesto yayınladı. Ertürk, ülkede kararların yangına benzin dökecek kadar kontrolsüz alındığı siteminde bulunurken, kadınların haklarının sadece kağıt üzerinde kalmaması gerektiğini savundu.
 
Tüm İstanbul’da ortak bildiri ile bir açıklama yayınlayan İstanbul Kadın Kolları temsilcileri, İstanbul Sözleşmesi’nin iptaliyle, Cumhuriyet kurulduğundan bu yana kadınlara verilen hakların bir çırpıda ellerinden alınmak istediklerine dikkat çekti.
 
CHP’nin Beylikdüzü Kadın Kolları Başkanı Gülüs Ertürk’ün, İstanbul Sözleşmesi ile alakalı paylaştığı bildiri şu şekilde;
 
“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR!
 
Türkiye’de sosyal devlete ve adalete, ekmek gibi, su gibi bir ihtiyaç duyduğumuz günlerden geçiyoruz. Bugün ülkemizin her bir köşesi işsizlik, yoksulluk, adaletsizlik ve şiddet ile kaynarken, siyasi iktidar yangına benzin dökecek kadar kontrolünü yitirmiş kararlar alıyor.
 
Bunun en akıl almaz örneğini de, İstanbul Sözleşmesi üzerinden kadınlara yönelik başlatılan sistematik saldırılarda görüyoruz. Cumhuriyetimizin ilan edildiği tarihten bu yana, kadınlar olarak elde ettiğimiz tüm haklar bir çırpıda elimizden alınmak isteniyor.
 
Ülkemizde, kadınların hakları ne yazık ki uzun yıllardır yalnızca kağıt üzerinde var. Biz kadınlar elde ettiğimiz haklarımızı bugün hayatın her alanında yaşamak istiyoruz. Erkek egemen iktidar ise hukuken kazanılmış haklarımızı gasp ettiği yetmiyormuş gibi, şimdi de bu hakları tamamen ortadan kaldırmak istiyor.
 
2011 yılında imzalanan ve kadına yönelik şiddete karşı devletin atması gereken adımları temel alan İstanbul Sözleşmesi, bugün tam olarak uygulanıyor olsa idi birçok kız kardeşimiz yaşıyor olacaktı. Birçok kadın evde ekonomik şiddet görmeyecekti; psikolojik şiddete uğrayıp susmayacaktı ve hatta bu yüzden hayatına son vermeyecekti.
 
İstanbul Sözleşmesi’nin neden biz kadınlar için çok önemli olduğunu kavrayabilmek için öncelikle bu sözleşmenin ne olup ne olmadığını bizi dinleyen tüm kadınların ve erkeklerin çok iyi anlaması ve çevresindekilere anlatması gerekiyor. İstanbul Sözleşmesi, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddete karşı devletin yapması gerekenleri içeren uluslar arası hukuki bir belgedir.
 
İstanbul Sözleşmesi’nin 4 temel hedefi vardır.
 
Birincisi; kadına karşı şiddetin önlenmesi için devletin tedbirler alması gerektiğine işaret etmektedir.
 
İkincisi; eğer kadına karşı şiddet hala devam ediyorsa, kadın-erkek eşitsizliği sürüyorsa devletin kadınların hayatını korumak için etkin adımlar atmasını istemektedir. Devlete “6284 sayılı kanunu uygula, kadınları aktif ve etkin koru” demektedir.
 
Üçüncü adımda ise şiddet önlenemediyse, kadınlara zarar veren erkeklerin adil yargılanması ve cezalandırılması gerektiğini vurgulamaktadır. Devlete “Etkin ceza sistemi uygula, adaleti sağla” demektedir.
 
Dördüncü ve son adımda ise Sözleşme devlete kadınların daha güçlü bireyler olabilmesi, hayatın her alanında yer alabilmesi için çalışmalar yapması gerektiğini işaret etmektedir.
 
Özetle; İstanbul Sözleşmesi, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasını öngören ve kadına karşı sokakta ya da evde şiddetin önlenmesini amaçlayan hukuki bir belgedir ve Türkiye Cumhuriyeti de altına imza attığı bu sözleşmenin gereklerini yapmak zorundadır.
 
Birilerinin iddia ettiği gibi İstanbul Sözleşmesi yuva yıkmıyor. Sözleşme, bir ailede şiddet gören kadın varsa erkeğin cezalandırılması gerektiğini söylüyor.
 
Hiçbir dine ya da kültüre aykırı kurallardan bahsetmiyor; çünkü tüm kadınların şiddetten korunmasını amaçlıyor.
 
Sözleşme; kadınların beyanı nedeniyle erkekleri delilsiz olarak cezalandırmıyor. Sözleşmeye göre kadının beyanıyla yalnızca kadın için acil koruma tedbirleri alınması öngörülüyor.
 
Türkiye’de boşanmalar aile içi şiddet ya da anlaşmazlık nedeniyle gerçekleşiyor; yine birilerinin iddia ettiği gibi İstanbul Sözleşmesi’nde boşanma kavramının geçtiği ya da ima edildiği tek bir satır yok.
 
Sözleşme toplumu cinsiyetsizleştirmiyor; aksine hiç kimsenin cinsiyetinden ötürü ikinci sınıf insan muamelesi görmemesini teminat altına alıyor.
 
Erkekler, İstanbul Sözleşmesi’nden rahatsız değil; eşine, sevgilisine ya da hiç tanımadığı bir kadına şiddet uygulayan, katleden, tacizci, tecavüzcü erkekler rahatsız.
 
Kısacası; İstanbul Sözleşmesi, rengi, dili, dini, kılık kıyafeti, dünya görüşü ne olursa olsun tüm kadınların şiddet görmemesi için var. Kadınların erkeklerle aynı haklara sahip olabilmesi için var.
 
Avrupa’da dahi kadının sosyal ve siyasal hayatta yeri yokken; Türkiye Cumhuriyeti’nin aydın kadınlarıATATÜRK önderliğinde devrim niteliğinde atılımlara imza atarak erkekler ile eşit şartlara kavuşmuş, hem siyasal hem sosyal hem de ekonomik hayatta haklarını almışlardı.
 
Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 1 Aralık 1923 yılında İzmir’de yaptığı bir konuşmada “Bir toplum, cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur” diyor.
 
Biz, bu sözün söylendiği tarihten 97 yıl sonra ülkemizde kadın erkek fırsat eşitsizliğini tartışıyoruz; İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik saldırılarla mücadele ediyoruz. Demokrasiyi ortadan kaldırmak isteyen, Cumhuriyet değerlerine savaş açan bu erkek egemen iktidara karşı mücadelemiz artarak devam edecek ve kazanan mutlaka biz olacağız.
 
Kadın mücadelesi yalnızca kadınların da mücadelesi değil. İstanbul Sözleşmesi’ni savunmak ve uygulanmasını talep etmek, kadınlar kadar erkeklerinde içinde yer alması gereken bir adalet ve insan hakkı mücadelesidir.
 
İstanbul Sözleşmesi’nin öngördüğü haklar, en temel insan haklarıdır ve insan hakları asla tartışmaya açılamaz. Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları olarak, ülkemizde tüm kadınlar haklarını tek tek öğrenip savunana kadar sokak sokak gezeceğiz, anlatacağız, dertleşeceğiz. Haklarımızdan asla geri adım atmayacağız. Kadınların ölmeyeceği, öldürülmeyeceği; hayatın her alanında daha fazla yer alacağı bir geleceği hep birlikte inşa edeceğiz.
 
Bugün neredeyse her gün bir kadının öldürüldüğü, tacize, tecavüze ya da farklı şiddet türlerine maruz kaldığı ülkemizde İstanbul Sözleşmesi, bizim kırmızı çizgimizdir. Bu çizgiyi aşanlara, Sözleşme’yi uygulamak yerine kaldırmak isteyenlere oturdukları koltukları dar edeceğiz.
 
Cesaret biziz, azim biziz, emek biziz, mücadele biziz. Biz kadınlarız; biz her iki kişiden biriyiz. Bu ülkenin onurlu ve mutlu yarınlarının yükseleceği eller, bizim ellerimiz.
 
İstanbul Sözleşmesi kalacak!
 
Siz gideceksiniz!”
 
 
 
CHP Kadın Kolları Başkanı Gülüs Ertürk

TÜBİTAK’ın Özel Çağrısına DEÜ Damgası

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) 1001 – ‘Cumhuriyetimizin 100. Yılı Özel Çağrısı’na yapılan başvurular neticesinde destek almaya hak kazanan projeler belli oldu.

İSKİ hijyenik su için kapasite artırıyor...

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin köklü kuruluşu İSKİ, şehrin Avrupa yakasındaki olası su kesintilerinin önüne geçecek tesisin temelini attı

Atık Yönetimini Bilinçlendiriyorlar

Çalık, “Gelecek nesillerin çevre konusundaki farkındalığının artması ve sürdürülebilir bir gelecek için atılan bu tür adımlar, toplumun çevre konusundaki bilinç seviyesini yükseltmeye yardımcı olacaktır” dedi.

Atel İnşaattan 23 Nisan Kutlaması

.

Bayramı gönüllerince kutladılar

104 yıl önce Türk milletinin iradesini temsil eden Birinci Büyük Millet Meclisi’nin açılışı ve Türk halkının tüm dünyaya egemenliği ilan ettiği gün olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı her yılda kutlandı.

Güzel, Makamı Çocuklara Teslim Etti

Çatalca Belediye Başkanı Erhan Güzel, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda başkanlık makamını çocuklara teslim etti.

Çölyak Hastalarını Yalnız Bırakmıyor..!

Esenyurt Belediyesi, glüten içeren besinlere alerjisi olan çölyak hastalarına, beslenme şekline uygun ürünlerin yer aldığı gıda paketi yardımında bulunarak onların sağlıklı yaşamasına katkı sunmaya devam ediyor.

Beylikdüzü Belediyesi 23 Nisan’da Hatay’da

Renkli görüntülere sahne olan etkinliklerdeki gösteriler büyük beğeni kazanırken, çocukların neşesine velilerde eşlik etti.

ÇOCUKLAR UNUTULMAZ BİR GÜN YAŞADI

23 NİSAN’DA 10 BİN BALIK EKMEK ÜCRETSİZ DAĞITILDI

Eğitimcilerden Başkan Erdoğan'a açık mektup:

Bilim ve Eğitim Camiasından Başkan Erdoğan'a Müfredat Açık Mektubu

Çocuklar Belediye Başkanlığı Koltuğunu Devraldı

Balcıoğlu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları kapsamında başkanlık koltuğunu bir günlüğüne Silivri'nin farklı okullarından gelen çocuklara devretti.

Özer, ‘Evde Sağlık Hizmeti” ile komşularının yanında

Esenyurt Belediyesi, sağlık durumu hastaneye gitmeye elverişli olmayan hastalar için sürdürdüğü “Evde Sağlık Hizmeti” desteğine ara vermeden devam ediyor.

Çalık: Evlatlarımıza Aydınlık Bir Gelecek Bırakmak İstiyoruz

Onun için bütün hizmetlerimizin temeline mutlaka çocuklar var. Çocuklar geleceğimizin güvencesi, çocuklar bizim yaşama sevincimiz.

Tuğba Özay Ben Amerika'da Doğsaydım!

7 yaşında Kadıköy Halk Eğitim Merkezi Deneme Sahnesi’nde tiyatroya başladım. İlkokul üçüncü sınıfta senaryolar, tiyatro oyunları yazmaya başladım.

Balcıoğlu, Afet Hazırlıklarını Masaya Yatırdı

Balcıoğlu, Tekirdağ Vali Yardımcısı Günay Öztürk, Silivri Kaymakamı Tolga Toğan ve Tekirdağ AFAD İl Müdürü Tezcan Buçan ile Silivri Afet Koordinasyon Merkezinde bir araya geldi.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.